ikblogu.com projesi ile profesyonel iş hayatı ve insan kaynakları alanlarında her biri birbirinden değerli liderlere deneyimlerini ifade edebilme imkanı veren sevgili Seyhan Koçak bir yazı da benim yazmamı istediğinde ne yazsam diye şöyle bir düşündüm.
Yıllardır biriktirdiğim notlara mı baksam, güncele mi odaklansam diye düşünürken, kendim ve ümidim o ki Siz kıymetli okuyucular için de faydalı olacağını düşündüğüm, entelektüel sermaye olarak da isimlendirilen deneyimlerimden paylaşım yapmanın daha verimli olacağına dair güzel bir duygu yaşadım.
Kamu, akademik dünya ve şimdi özel sektör deneyimi yolculuğumda edindiğim izlenimler, yani bugün beni ben yapan şeylerin yaşadıklarım olduğu gibi, Sizleri de Siz yapan şey, bizzat yaşadıklarınızdır. Acılar, anılar, mutluluk ve paylaşımlar hayatımızın aromasıdır. Buna sahip çıkmak, hayata dair umutları her zaman canlı tutmak, düşsek de kalkmasını bilmek, güçlü iken, zamanın ve potansiyelimizin en değerli şekilde değerlendirilmesine bizzat kendimizin öncülük etmesi çok değerli.
Bu yazım, "Bizi Biz Yapan Şeyler"e dair bir spota sahip. Yaşamın, tam da bu anın değerine dair şeyler. Birçok profesyonelin yaşadığı gibi, kariyer hayatım boyunca kaybettim de kazandım da. Dün yok olan bugün var oldu. Kim bilir yarın olmayacak da. İş dünyası özelinde, insanlık tarihi hiçbir dönem bu derece değişime ve dönüşüme açık olmamıştı. Değişim muhakkaksa, stabilite, yani diğer bir anlatım ile çizgiyi korumak oldukça zorlaştı.
Kişisel bir önerme ile; hayat çizgisi asla stabil değildir. Varlık iddiası gelgitler ve aşağı yukarı çizgilerle ancak ifade edilebilir. Düz bir çizginin ölümü ifade ettiği o an, hepimiz filmin en heyecanlı anında kaybedişe, bitişe şahitlik ederiz. Değişim varsa hayattayız arkadaşlar. Korkmayın. Endişe etmeyin. Sadece ayağa kalkın ve kendinize sahip çıkın.
Değişime uyumluluk bugünün ve yarının liderlik beklentilerinden. Hatta her bir pozisyon için değişime açıklık beklenen bir faktör oldu. Bir başka yazıda değişime uyumluluk konusunda değinmek istediğimden ana temamızdan sapmadan bu kısa yolculuğa devam edelim😊
Bizi biz yapan şeyler, evet bizzat yaşadıklarımızdır. İngilizcede favori kelimelerimden biri “Experience”. Türkçemize deneyim, tecrübe, edinilenler gibi farklı kullanımlarla yer buluyor. Entelektüel sermaye olarak da geniş bir anlam buluyor.
Yine son zamanların favori yetkinliği dayanıklılık. Peki nasıl bizi biz yapan şeylerle dayanıklı, değişime uyumlu hale gelebiliriz? Kaybetmek bir deneyim midir? Değişime maruz kalmak bir deneyim midir? Evet. Kesinlikle her biri ayrı ayrı çok değerli deneyimlerdir bizler için. Özel sektörün olanca değişim hızı, isim, unvan, ilişki tanımıyor.
Psikologlara bu dönemde olduğu kadar hiçbir dönemde ihtiyaç olmamıştı. Hep bir akıl alma, yol bulma derdindeyiz. Ancak, bunu atlatmanın sihirli bir iksiri var. Bizi biz yapan şeylere dönebilmek. Geçmiş dönemde yaşadıklarımıza bakabilmek. Acısı tatlısı ile, her düştüğümüzde ayağa kalktığımızı hatırlamak. Kendimizle barışmak. İhmal ettiğimiz o çılgın çocuğu sevmek.
Sözün kısası, inanın bizi biz yapan şeyler muhteşem şeyler. Kendinize yöneldiğinizde bunu görecek ve beni hatırlayacaksınız😊
Sevgiyle kalın, hayatta kalın.
Adnan ECEVİŞ
Kıdemli IK Danışmanı / Uluslararası Baş Denetçi