20 Ağu 2022

Seval Öner

Son zamanlarda herkesin bu gençlik nereye diyor konuşmaları oldukça yaygınlaştı … Artık X, Y, Z kuşaklarının dışında yeni bir kuşak ismi bırakın deseler isim bu olabilir. Kayıp Kuşak...

Ben öyle şu kuşak, bu kuşak demeyeceğim gözlemlediklerimi aktaracağım.

Mülakatlarda ya da kariyer koçluğunu süreçlerimde gençlerin göz temasını kurmakdıklarını,her şeyden çabuk sıkıldıklarını , odaklanmalarında ciddi sorunlarının olduğunu , bilgiye ulaşmada elindeki telefonla bir dünya kurduklarını ,yönlerini çizerken ülkenin gündemiyle ciddi bir boyuta yoğunlaştıklarını belirtebilirim. Bazen umutsuzluklarını gidermek için geçmişten örnekler vermek istediğimde anlamsız bakışlarından dolayı konuyu değiştiriyorum . Çünkü onlar artık çok bilinçli bilinçsizlik içindeler .

Anne, babaları dinlerken çevre faktörü ,arkadaş etkisinden kaynaklı şikayetlerde çocuğuma yönelemiyorum diyorlar da ,o sofraya bile otururken anne ve babanın bir rol model olduklarını unutuyorlar . Göz temasının olmadığı ,yanlışın üstüne bir de onların hırsları egoları devreye girince kayıp bir kuşağın iş hayatında nelerle baş edemeyeceklerini tahmin bile edemiyorum .

Geleneksel yöneticiler asla değişmezler ve değişime direnç göstermeyecekleri için de iş hayatında gençleri anlamayacaklar.

Geleneksel yöneticiler cv'yi incelerken en zorlandığım durum sürekli iş değiştiren ve iş hayatının kısalığına takılıp ,aday bizi bırakır gider mantığıyla cv'yi eleyip , "bu aday genç, tecrübesiz ve iş değişimi çok" diyip, olmaz diyorlar . Biri de çıkıp bu genç yolunu bulamamış ,genci iş hayatına kazandırmak için eğitim departmanını güçlendireyim ,oryantasyon sürecimi doğru İnşa edeyim demez .Nasıl ütopik hayallerim var benim de. :)

Artık bu gençlere asla istediklerinizi şeyleri yaptıramayacaksınız . Aslında onların dünyasından bakmayı bir öğrenseler belki bir nebze onları işe de teşvik etmiş olurlar ama iş insanları bunlarla ilgilenecek zamanları yok.

Kayıp kuşak ...Para kazanmanın yolunu bulmuş ? Yani adını bile bilmediğim bir çok sosyal medya kanallarında kendilerini ifade ettiklerini düşünüyorlar .Bunu yaparken sürekli içerik üretmek zorundalar .Sorduğumda aldığım yanıt çok net: "Bir patronun ya da yöneticinin mesai gibi kavramı olan bir işi kaldıramayız ".Kısa yoldan para kazanmanın daha cazip geldiğini söylüyorlar ama atlattıkları bir şey var ülkede bu işin sonrası yok. Yani bunlar kayıp kuşak olarak geçecekler ve bu sistemi nereye kadar sürdürebilirler ucu görünmeyen durum .Tabii yazılım,daha ileriye yönelik teknolojik buluşlar bulurlarsa belki iyi kazanırlar da kolay para kazanmak varken neden dirsek çürütüp buluş bulsunlar ki .Sistem zaten böyle bir gençlik istemiyor .

İz bırakmayan ,düşünmeyen sürekli içerik üretip , reklam alarak para kazanıp cazip gelen bir işi tercih etmeleri sonraki hayatlarını inanılmaz etkileyecek .Çünkü ülkenin durumu ortada. İyi de okuyup ne olacağız diyenlerin inançları kalmamış ki nerden tutsanız elinizde kalıyor …Ne geleneksel mülakat ne de gelişmiş mülakat teknikeriyle kayıp kuşak olan kesimi iş hayatında barındırıp, yeni bir alan açmak bizi inanılmaz zorlanacağını belirtmek isterim.

Bize çok görevler düşüyor ve bir ik uzmanı olarak mülakatlarında çoğu ,kariyer danışmanlığı ile birleştirip , sohbet ederek adaylara ne istediklerini sorup, güçlü yönlerine yürütürlerse daha girişimci olacaklarının iletiyorum . Tabii ne kadar ulaşabiliyorum geribildirimleri alırken o da tartışılır . Mesela hayallerinden bahset dediğim gençler. " Bu ülkede hayal kursan ne olur ki "? Haklı bir o kadar da belirsizliklerle dolu bir gençlik geliyor .

Durum şu; Bu gençler ileride bir yönetici ve iş insanı olacaklar . Yönetimsel olarak nasıl bir iş dünyası

Yine her zaman söylediğim ; Yaşayarak göreceğiz...

Tekrar görüşmek üzere.

Seval Öner

İnsan Kaynakları Danışmanı ve Eğitmen

Diğer Yazıları için tıklayın